İkitelli Medyası Bitmiştir

Bab-ı Ali’nin içinde doğdum
İlk olarak gazetecilikte yaşadığı tecrübeleri anlatan Umur Talu; “Babam da Cağaloğlu’nda gazeteciydi. Bu mesleğin içinde büyüdüm. Bab-ı Ali döneminde Yaşar Kemal, Orhan Kemal gibi mütevazı gazeteci yazarlarla aynı havayı soludum. Dönem gazetecileri arasında para hiyerarşisi yoktu. Güzel tarafı iş bulmak kolaydı. Herkes ahbaptı. Gelir, servet uçurumları yoktu. Farklı gazeteden yazarlar düşman değil arkadaştı. Geçmişte büyük şirketler yoktu, küçük ölçekler küçük kirlerdi. Şunu da söylemem lazım objektif olan gazeteci yok daha doğrusu objektiflik yok. İnsanın birikimi, kültürü objektif olmasını engelleyicidir” dedi. 

Darbecilerle iş tutanlar oldu
Gazeteciliğin zaman zaman kötü amaçlarla kullanıldığını da söyleyen Umur Talu, “Medya kaygan bir zemindir. Gazetecilik kine yakın bir meslektir. Kötü amaçlarla kullanılmış gazeteler ve gazeteciler maalesef oldu. Örneğin 28 Şubat sürecinde bunlar alenen yaşandı. Bazıları askeri otoriteyle iş tuttu. Darbecilerle iş tuttu” dedi. Bab-ı Ali’den İkitelli’ye uzanan sürece de değinen Umur Talu "Bab-ı Ali’den İkitelli’ye uzanan bu süreçte en önemli mecra gazetelerdi. Gazeteler zamanla medya kuruluşları haline gelirken, Aydın Doğan’da en büyük medya patronu haline geldi. Biz köşe yazarı olduk, medya başka bir şey. Ya gazeteci olarak cesur olursunuz ya da gücünüzle güçlere karşı çıkarsınız. Bu duruma gelindi” diye konuştu.

 

Kimseye ihtiyacınız yok
Konuşmasının son kısmında İkitelli Medyası’nın artık bittiğini de söyleyen Umur Talu, “Artık İkitelli Medyası da bitmiştir. Artık çok başka platformlar var. Gazetecilik yapmak isteyen, fikirlerini yaymak isteyen birçok mecra bulabiliyor. Gençler şunu bilsin ki, günümüzde artık kimseye ihtiyacınız yok. Bilgiyi almakta ve bilgiyi yaymakta olabildiğince özgürsünüz” dedi. Umur Talu, programın sonunda kendisine yöneltilen soruları da cevapladı. Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Kılıç, Umur Talu’ya çini bir tabak hediye ederken, verdiği bilgiler için teşekkür etti.