Büyükşehir Akademi’de dersler tüm hızıyla devam ediyor. Bu kapsamda Yazar Enver Gülşen Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen Sinema Okur-Yazarlığı dersinde Sakaryalılar ile buluştu. Gülşen, “Anlam ve estetiğin birbirinden ayrılamayacağını düşünenlerdenim” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından sürdürülen akademi eğitimleri devam ediyor. Bu kapsamda Yazar Enver Gülşen, Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen Sinema Okur-Yazarlığı dersinde katılımcılar ile buluştu. Derste sinema ve görsel sanatlar ilişkisi ele alındı.

Estetik kaygısı
Bazı yönetmenlerin gelenekle bağ kurma noktasında estetik kaygısına sahip olduğunu belirten Gülşen, “Bu estetik kaygısı salt bezemecilikten ibaret gibidir. Kimi yönetmenlerde ise daha çok anlam önemlidir. Mesela Tarkovsky’de durum böyledir. ‘Ben bir Bizans resminin karşısına geçen adamın başını nasıl saygı ve huşu içerisinde öne eğdirebilirim?’ diye düşünmüştür. Rönesans resmi bakana görmenin şehvetini vermeye çalışırken, Bizans resmi ise tam tersidir. Ben anlam ve estetiğin birbirinden ayrılamayacağını düşünenlerdenim. Geleneksel dönemde anlam, estetik ve güzellik birbirinden ayrılamıyordu. Bunları modern dönem ayırmıştır” diye konuştu.

Sinema imgeleri
Sinemaya özel imgeler ortaya çıkarmaya çalışmanın göstergebilimcilerin tuzağına düşmek olacağını ifade eden Gülşen, “Göstergebilimciler kataloglamayı severler ve sinema içinde bunu yaptılar. Onlar kadavrayı masaya yatırıp her yerini inceler. Ama bu masadaki kadavra sinema ise burada yanılırlar. Göstergebilimciler çok iyi morg işçileridir fakat bütünü anlama konusunda sıkıntı yaşamaktadırlar” şeklinde konuştu.