Ocak Kültür Sanat Etkinlikleri ‘Edebiyat ve Mana: Divan Edebiyatından Geriye Kalan’ isimli konferans ile sona erdi. İnanç, divan edebiyatına dair çok güzel mesajlar ve şiir örnekleri sunarak katılımcılara anlamlı bir gece yaşattı.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ocak Kültür Sanat Etkinlikleri ‘Edebiyat ve Mana: Divan Edebiyatından Geriye Kalan’ isimli konferans ile sona erdi. Adapazarı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen konferansta Hayati İnanç, yoğun katılım gösteren Sakaryalı sanatseverlere unutulmaz bir konferans yaşattı. Şiir ve mana dolu gecede sanatseverlerin mutluluğu yüzlerine yansıdı.

Bu insanlar nasıl yetişti
“İngiliz tarihçi Arnold Toynbee, İstanbul’da Osmanlı kütüphanelerinde 51 sene ders çalıştı. Nuriosmaniye, Beyazıt ve Süleymaniye Kütüphanelerinde 51 yıl ders çalışan bir İngiliz tarihçi. 1975 tarihinde 86 yaşındaydı. Osmanlı medeniyeti hakkında söylediği söz, ‘Durdurulmuş bir medeniyettir’ diyor. Bu şu demek oluyor; ömrünü tamamlamadı mutlaka tamamlar. Fatih Sultan Mehmet, 6 dil bilirdi. Şairdi ve çok güzel şiirler yazardı. Kanuni Sultan Süleyman 3 bin 400 gazel yazmıştır. Peki, nasıl bir padişahtı? 52 devlet kendisine bağlı 16’sı Cumhuriyet. 46 yıl dünyanın tek süper gücü ve bu adam aynı zamanda şair ve 4 dil bilirdi. Bu insanlar nasıl yetişti, böyle bir birikimi nasıl elde ettiler. Bunun üzerinde durmamız gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Her gün verdiğin selam karşılıksız kalır mı?
Divan edebiyatından çok güzel mesajlar ve şiir örnekleri sunan İnanç, “Yusuf aleyhisselamı görenler ellerini keser acı duymazlardı. Güzeli gören acı duymaz. O yüzden ölüm bizim için hediyedir, en güzel şeydir. Çünkü biz güzeli görürüz. O gelir ve şöyle der. ‘Ömrün boyunca selam verdiğin var ya o benim.’ Her gün 5 defa verdiğin selam sizce karşılıksız kalır mı? Alınmayacak bir selam sizlere verdirilir mi? O selam alınacak ki veriliyor. Bundan lezzetli bir şey olamaz. Hazreti Ayşe validemiz şöyle diyor; ‘Onu görenler ellerini kestiler ve acı duymadılar. Ya Resulallah seni görselerdi kalplerini keser yine acı duymazlardı.”