Dünya Su Günü vesilesiyle düzenlenen programda konuşan Başkan Toçoğlu, “Hamdolsun bugün çeşmelerinden pırıl pırıl su akan bir Sakarya var. Evlerimizde çeşmeden su içmenin konforunu yaşıyoruz. Hassasiyetimizi hiçbir zaman kaybetmeyecek ve inşallah hep birlikte doğal kaynaklarımızı sağlıklı bir şekilde geleceğe aktarmanın huzurunu yaşayacağız” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), Doğa Okulları ve Sakarya Valiliği işbirliği ile Orhangazi Kültür Merkezi’nde 22 Mart Dünya Su Günü Kutlama Programı düzenlendi. Programa Sakarya Vali Yardımcısı Erdoğan Ülker, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, SASKİ Genel Müdürü Dr. Rüstem Keleş, Sakarya İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Oğuzhan Özkan, Büyükşehir ve SASKİ bürokratları, okul yöneticileri ile çok sayıda öğrenci ve vatandaşlar katıldı. Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalarla başlayan program, Doğa Okulları İlkokul öğrencileri tarafından sahnelenen ‘Su Bankası’ isimli tiyatro oyunu, ‘Su Korosu’ konseri ve ardından gerçekleşen ödül töreni ile sona erdi.

Önemi giderek artıyor
Programın açılış konuşmasını yapan Doğa Okulları Müdürü Nuray Obuz, “Su bireylerin en temel gereksinimi ve ulusların devamı için yaşamsal bir kaynaktır. Su kaynaklarının geliştirilmesi ekonomik üretkenlik ve refaha doğrudan katkı yapmaktadır. Günümüzde artan nüfusla birlikte su sıkıntısı yaşayan ülkeler bulunuyor. Suyun giderek artan önemi nedeniyle 22 Mart 1993’te su kaynaklarının korunması noktasında farkındalık oluşturmak için Dünya Su Günü ilan edildi. Yeryüzündeki suyun yüzde 3’ü tatlı sudur. Bu sebeple tatlı su değerli, hassas ve sınırlıdır. Değerlidir çünkü hayatı idame ettirmek için şarttır. Hassastır çünkü hemen kirlenebilir. Doğa Okulları olarak suyu geçmişten alıp geleceğe aktaracağımız bir emanet olarak görüyor ve Dünya Su Günü’nü kutluyoruz.”

Bizim medeniyet anlaşımızda var
Konuşmasında Sakarya’da mevcut su kaynaklarının korunması konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını belirten SASKİ Genel Müdürü Dr. Rüstem Keleş, “Su bizim gelecek nesillere bırakacağımız ve muhafaza etmemiz gereken bir emanettir. Suyu ne kadar anlatsak hakkını ödeyemeyiz. SASKİ olarak su Sakarya’da bize emanet. Suya hizmet tüm yaratılmışlara hizmettir bilinciyle ekosistemde yaşayan tüm varlıkları da dikkate alarak suyu yönetiyoruz. Bu bizim medeniyet anlayışımızda da var. Batı bu medeniyete ancak ulaşmış vaziyette. SASKİ olarak Büyükşehir Belediye Başkanımızın önderliğinde çok önemli yatırımlar yapıyoruz. Bugün Sakarya’da hem su kaynaklarımızı koruyor, hem alternatif su kaynakları oluşturuyor hem de kullanılmış suların içmesuyu kaynaklarımızı kirletmesini engelliyoruz” diye konuştu.

Vatandaşlarımız en kalitelisini içiyor
Artık Sakarya Nehri’ne ve Karadenize atıksu karışmadığını belirten Dr. Rüstem Keleş, “Bugün atıksuları dünya standartlarında arıtıyoruz. SASKİ olarak 2-3 yıl içerisinde bu konuda kapasitemizi önemli oranda arttıracağız. Bugün musluklarından içilebilir su akıtan ender illerdeniz. Bu konuda oldukça iddialıyız. Suyumuz pek çok paketlenmiş sudan daha iyi ve daha kaliteli. Kendi içmediğimiz suyu vatandaşlarımıza vermeyecek ahlaktayız. Önümüzdeki 10 yılda her 4 çocuktan 1’inin su kıtlığı çeken bölgelerde doğacağı söyleniyor. Bizim adalet ve merhamet ekseninde suyu yönetmemiz gerekiyor. Suyu kirleten ve gereksiz endüstriyel amaçlarla kullananların büyük cezalar alması gerektiği düşüncesindeyiz. Bizim suyu korumaya devam etmemiz toplumunda tenkit gücünü kullanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Doğa bizlere emanet
Soluduğumuz havanın, bastığımız toprakların, ağaçların, derelerin, yaylaların ve denizlerin bizlere Allah’ın emaneti olduğunun altını çizen Başkan Zeki Toçoğlu, “Biz insanoğlu olarak güneşi, toprağı, suyu ve havayı oluşturacak kudrete sahip değiliz. Bu nedenle bize bahşedilen bu nimetleri korumak ve kollamak yeryüzündeki en temel ahlaki görevimizdir. Suyun, havanın ve yeşilin olmadığı bir dünya hayal edilemez. Bizler bu emanetlere verebileceğimiz en büyük değeri vermeliyiz. Doğayı miras olarak değil gelecek nesillerin bize emaneti olarak görmeli ve bu şekilde hareket etmeliyiz. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak doğanın bizlere emanet olduğu anlayışıyla hareket ediyoruz. Bu anlayışla Sapanca Gölümüzü koruyor, yeni barajlar inşa ederek su kaynakları oluşturuyor, vatandaşlarımıza sağlıklı ve kaliteli su ulaştırmak için içmesuyu hatları inşa ediyoruz” şeklinde konuştu.

Su eğitimi önemli
Başkan Toçoğlu; “Vatandaşımıza ulaştırdığımız suyun her damlasına büyük önem veriyoruz. Hayata geçirdiğimiz tüm yatırımlar hemşerilerimizin, çocuklarımızın geleceği için. Hamdolsun bugün çeşmelerinden pırıl pırıl su akan bir Sakarya var. Evlerimizde çeşmeden su içmenin konforunu yaşıyoruz. Hassasiyetimizi hiçbir zaman kaybetmeyecek ve inşallah hep birlikte doğal kaynaklarımızı sağlıklı bir şekilde geleceğe aktarmanın huzurunu yaşayacağız. Suyun israf edilmemesi noktasında çocukluktan itibaren bu konuda gerekli eğitimler verilmeli ve bu tarz programlar artırılmalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle 22 Mart Dünya Su Günü vesilesiyle doğa hassasiyetimizin gelişmesini diliyorum.”

Suyu tüm insanlık korumalı
Son derece önemli bir programda bulunduğunu ifade eden Vali Yardımcısı Erdoğan Ülker, “Su hayattır. Dünya dışındaki pek çok gezegeni görüyoruz. Oralarda su olmadığı için hayat yok. Dünyamızın ise 4’te 3’ü sularla kaplı olmasına rağmen bunun çok az bir kısmı kullanılabilir durumda. Uzmanlar 2030-2040 yıllarında su kıtlığı yaşanacağını söylüyorlar. Bu nedenle suyu koruma noktasında çok önemli işler yapmalıyız. Sakarya’ya geldiğim zamanlarda suyun çeşmeden içilebildiğini görünce çok şaşırmıştım. Orman ve Su İşleri Bakanlığımız ülkemizi 25 su havzasına ayırmış. Sakarya bunların en önemlilerinden birisi. Bizlerde su ile ilgili sık sık toplantı yapıyoruz. Su havzalarımızı korumaya çalışıyoruz. Ama sadece kamu kurumlarının çalışması ile olmuyor. Tüm insanlar olarak suyu korumalıyız” diye konuştu.